Bir gün daha biter ve Evin ışıkları yavaş yavaş kapanır. Önce Azmi yatar, sonra İbo ve en sona ve dona kalan Sabri gacırdayan yatağına yatmak üzeredir. Fakat yatmadan önce bir kaç kelam etmek ve günün olaylarını anlatmak ister.
Günün mönüsü Kıymalı Kabak Yemeği ve Domatesli Pilavdır. İnanamayacaksınız ama bu yemekleri Sabri yapmış bulunmkata ve her nasıl oluyorsa yemek çok güzel olmuştur. Sabri bu yemekleri yapıp, günün gündemine oturacağını düşünürken, bir anda Azmi Bey’in Laptopu bütün gündemi işgal etmiş ve evi zan altında bırakmıştır. Çünkü Azmi’nin yaptığı her yanlış, Sabri ve İbo’nun bir doğrusnu götürür.
Azmi’nin bilgasayarından garip garip sesler gelmektedir kaç gündür. Önce servisin yolunu deneyen Azmi’ye, servisçi amca 30Dolar deyince azmi bilumum benzetmeleri söyleyip geri gelmiştir ve “O parayı vereceğime kendim sökerim kendim temizlerim” demiş ve bizi de bu kötü amellerine alet etmiştir.
Aslında bütün suç İbo’nundur Azmi’ye göre. Eğer Azmi okuldan çıkarken arabasına binseymiş ve eve onunla gelseymiş, biz yemek yiyecekmişiz ve Laptopun içi hiç açılmayacakmış. Azmi’ye göre aslında Sabri’de suçluymuş çünkü fikir ondna çıkmış ve kabloları Sabri koparmış. Kendisi sütten çıkmış ak kaşık arkadaşlar. yani İbo’cum neden bozduk bilgisayarını çocuğun…
Vel hasıl Azmi yarın Yetkili Servisin yolunu tutar ve 30 dolar vercekken şimdi minumum 50 dolar verecek kendileri…
Benim gündeme bomba gibi düşecek diye beklediğim yemekler otoritelerden tam not aldı ve en son İbo’yu tencereye yalarken yakaldım. Pilavıda tabağa koymak zahemetinde bulunmamış direk kaşıklamaya başlamış. Yavaş İbo kaçırmıyoruz…
Ah uzun bir gündü ve Kabak tadı verdi artık yazdıklarım sanırım. Azmi güne noktalayan sözü söyledi..
“-Gazino mu len burası her tarafta bi müzik çalıyor. Ders yapıcam, yaa ne dersi uyucam. sabri sen ders mi çalışıyon. Aferin len…”
No comment:))
Sabri….